TŞOF'da 100 milyonluk VURGUN örtülmek mi isteniyor!

TŞOF'da 100 milyonluk VURGUN örtülmek mi isteniyor!

Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu’nda ayyuka çıkan 100 milyon TL’ye yakın vurgunun, 'dolandırıcılık' ve 'sahtecilik' suçlamasıyla tutuklanan TŞOF hukuk müşaviri Burcu G.’nin üzerine yıkılarak örtülmek istendiği öne sürüldü.

Meslek örgütleri ve federasyonlarla ilgili yolsuzluk ve vurgun iddialarının ardı arkası kesilmiyor. Şimdi de Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF)’da 2013-2022 yılları arasında 100 milyon TL’ye yakın bir yolsuzluk yaşandığı, bu skandalın da Hukuk Müşavirlerinden Avukat Burcu G., 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'resmi belgede sahtecilik' suçlamalarıyla geçtiğimiz Ocak ayında gözaltına alınıp tutuklanmasıyla örtülmeye çalışıldığı iddia edildi.

Bu arada 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'resmi belgede sahtecilik' suçlamasıyla tutuklanan Avukat Burcu G.’nin, savcılık ifadesinde, “Müşteki kurum (TŞOF), Karayolları Trafik Kanunu’nun 131’inci maddesi gereği ülke çapında basılı kağıtlar ile araç plakalarının üretim, dağıtım, satış ve basımı ile yetkilendirilmiş bir kuruluştur.

Buradan elde edilen gelirin yüzde 60'ı ilgili yılı takip eden yılın şubat ayının sonunda İçişleri Bakanlığı Merkez Saymanlığı'na yatırılmaktır. İçişleri Bakanlığı'nca yapılan denetlemeler sırasında bakanlığa ödenecek rakamların daha düşük çıkması için müşteki kurumun kanunda gider olarak gösterilmemesi gereken şeyleri de gider göstermek suretiyle eksik ödeme” yaptığını bu sebeple de “fon davası” denilen çok sayıda davanın açıldığını belirttiği öğrenildi.

Yapılan incelemelerde, 111 adet sahte makbuzla, sahte ya da üzerinde oynanmış evraklarla işlemler yapıldığı tespit edilirken, bu yolla paraların bankalardan elden aldırılarak paylaşıldığı da öne sürüldü.

2019 YILINDAKİ SORUŞTURMAYA NE OLDU

Bu arada halen tutuklu bulunan Avukat Burcu G.’nin savcılık ifadesinde, TŞOF’un eski muhasebe müdürünün şikayeti üzerine kurumun yolsuzluk soruşturması geçirdiği bilgisi verdiği de görüldü. Bu soruşturmanın akıbetinin ne olduğu ise bilinmiyor.

“YÖNETİM KURULU BAŞKANI VE YÖNETİMİN BİLGİSİ VARDI”

Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu’ndaki toplamda 100 milyon liraya bulduğu iddia edilen usulsüzlük ve yolsuzluklarla ilgili TŞOF Başkanı Fevzi Apaydın ve ekibinin sık sık bilgilendirildiği, konunun Yönetim Kurulu Toplantısında yönetim kurulu üyeleri tarafından gündeme getirildiği ancak Başkan Fevzi Apaydın ve ekibinin bu iddiaları soruşturmaktan kaçındığı, Yönetim Kurulu toplantısında yapılan iş ve işlemlerin hukuka uygun olduğu yönünde Yönetim Kurulu Üyelerine bilgi verildiği de öğrenildi.

Konu ile ilgili görüşlerine başvurduğumuz TŞOF Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Yiğiner, “Fevzi Apaydın ve ekibinin, 14 Aralık 2022’de yapılan Yönetim Kurulu toplantısında her şeyin yasaya uygun olduğunu muhasebe de hesapların normal olduğunu, iş akdi fesih edilen avukat Burcu Gökdağ’ın bu sebeplerden değil de mülkiyeti TŞOF'a ait dairenin tahliye davasını açmadığından dolayı 28 Kasım 2022 tarihinde iş akdinin feshi kararı aldıklarını ifade ettiklerini, Yönetim kurulunu yanlış bilgi ve beyanlarla yanıltarak yönetim kurulu kararı aldırdıkları ve bu kararları imzalattırdıkları halde bir sonraki olağanüstü yapılan yönetim kurulu toplantısında gerçekleri anlatmak zorunda kalarak yönetimi haberdar ettiklerini” belirtti. Yiğiner, “söz konusu usulsüzlük ve zimmete para geçirme, dolandırıcılık eylemlerinin TŞOF'ta organize bir biçimde gerçekleştirildiğini düşündüklerini” de vurguladı.

tsof-mufettis-raporu1.jpg

tsof-mufettis-rapor2.jpg

MÜFETTİŞLER VURGUNU TESPİT ETMİŞ APAYDIN’IN SORUMLULUĞUNA DİKKAT ÇEKMİŞ

Öte yandan TŞOF’da yolsuzluk iddialarıyla ilgili Ticaret Bakanlığı’nın müfettiş görevlendirmesinde bulunduğu, müfettişlerin ise yaptığı incelemeler sonrasında, federasyon Avukatı Burcu G.’ye isnat edilen yolsuzluk suçlamalarında Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Apaydın ve ekibinin de “ihmali” bulunduğunu belirten bir rapor kaleme aldıkları öğrenildi. Müfettişlerin hazırladıkları rapordu bu durumu;

“Burcu Gökdağ’ın TŞOF bünyesinde yaptığı yolsuzluklar yargı mercilerine intikal ettiğinden konuya ilişkin incelemelerimiz TŞOF’un yönetin ve denetim kurullarında görevli kişiler ile TŞOF personelinin sorumluluklarının değerlendirilmesiyle sınırlı tutulmuş olup, söz konusu kişilerin Burcu Gökdağ'ın yargıya intikal etmiş bulunan usulsüz eylemlerinin meydana gelmesinde ve uzun bir süre boyunca tekrarlanmasında ihmal nitelikte eylemlerine rastlandığından aşağıdaki bölümlerde de ilgililerin cezai sorumlulukları konusunda değerlendirmelerimize yer verilmiştir.

Ancak ilgililerin cezai sorumluluklarına ilişkin değerlendirmelerimize geçmeden önce iki konuya değinilmesinin yararlı olacağı düşünülmektedir. Bunlardan ilki TŞOF eski Başkan Vekili İbrahim Yılmaz’ın olay hakkındaki ifadeleridir. Adı geçen, Avukat Burcu Gökdağ’ın sonradan ortaya çıkan usulsüz eylemlerinin Federasyon Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Apaydın ve Avukat Hüseyin Cahit Yıldırım tarafından bilindiğini ima eder mahiyette beyanlarda bulunmuş, kendisinin bu durumla ilgili olarak şüphelenmesi üzerine kendisine imzalamak üzere evrak gönderilmediğini ve yeni yönetime dahil edilmediğini iddia etmiştir. Ancak ilgilinin iddialarının Federasyon defler ve belgeleri üzerinde müfettişliğimizce yapılacak incelemelerle neticelendirilecek mahiyette bulunmadığından, bu konunun değerlendirilmesi ve gereğinde soruşturulması hususu Cumhuriyet Başsavcılığı Makamının taktirine bırakılmıştır.

Değinilmesi gereken bir diğer husus ise, ilgililerin ihmali nitelikteki eylemlerinin hangi suç tipiyle uyumlu olduğu hususudur. TCK'nın 251. maddesi:

"Denetim Görevinin ihmali

Madde 251- (1) Zimmet veya irtikap suçunun işlenmesine kasten göz yuman denetimle yükümlü kamu görevlisi, işlenen suçun müşterek faili olarak sorumlu tutulur.

(2) Denetim görevini ihmal ederek, zimmet veya irtikâp suçunun işlenmesine imkan sağlayan kamu görevlisi üç aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır”

Hükmünü

Aynı kanunun 257. Maddesinde ise

“Görevi kötüye kullanma (1)

Madde 257- (1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

MÜFETTİŞ RAPORUNA RAĞMEN YÖNETİMİN GÖREVDE KALMASI SORUŞTURMAYI ETKİLER Mİ?

Ticaret Bakanlığı Müfettişlerinin hazırladığı ve 100 milyon TL’ye yakın yolsuzluğun olduğu, 2019 yılında da federasyon muhasebecisinin şikayeti üzerine benzer suçlamalarla akıbeti belli olmayan bir soruşturma açıldığı ortaya çıkan Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu’nun, avukat Burcu G.’nin “itiraf” niteliğindeki ifadelerinden sonra yönetimde kalmaya devam etmesinin devam eden kovuşturma ve yargılamaya olumsuz etki edeceği bu nedenle federasyonun seçimli genel kurula götürülmesinin kaçınılmaz olduğu belirtildi.

Olağanüstü Genel Kurul kararı almakta direnilmesi durumunda yetkinin Ticaret Bakanlığında olduğu da dile getirilirken, ilgili kanunun Olağanüstü Genel Kurul Toplantıları başlıklı 44. Maddesinin (d) bendinde, “Haklı ve geçerli sebeplerin varlığı halinde Ticaret Bakanlığı tarafından olağanüstü olarak toplantıya çağrılır” hükmünün bulunduğu görüldü.

Bazı Yönetim Kurulu Üyeleri, devam eden soruşturma ve kovuşturmanın selameti için Ticaret Bakanlığı’nın bu yetkiyi gecikmeksizin kullanması gerektiğini dile getirdi.

GRİTV Özel Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.