İsrail'den pes dedirten alçak hamle! AB'den açıklama: Tanımayacağız
Avrupa Birliği (AB), İsrail hükümetinin işgal altındaki Batı Şeria'da yasa dışı yerleşim yerlerini genişletme planını kınadı.
AB Dış İlişkiler Servisi, İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria topraklarında yasa dışı yerleşim yerlerinin genişletilmesine yönelik adımlarına sert tepki gösterdi. Yapılan açıklamada, bu tür adımların barış çabalarını baltalamaya yönelik kasıtlı girişimler olduğu vurgulandı ve İsrail'in yasa dışı yerleşim politikalarından geri adım atması gerektiği belirtildi.
İSRAİL'E SERT UYARI: YASALLAŞTIRMA ADIMINDAN VAZGEÇİN
AB liderleri, İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in işgal altındaki Batı Şeria topraklarında beş karakolun yasallaştırılması yönündeki ifadelerini şiddetle kınadı. AB, İsrail'e yasa dışı yerleşim yerlerinin genişletilmesine yönelik bu adımdan derhal vazgeçme çağrısında bulundu. AB'nin açıklamasında, bu tür eylemlerin bölgede barış ve istikrarı tehdit ettiği vurgulandı.
AB: YASA DIŞI YERLEŞİMLERİ TANIMAYACAĞIZ
AB'nin açıklamasında, "AB, uzun süredir devam eden ortak tutumu ve Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararları doğrultusunda, taraflarca mutabık kalınmadığı sürece 1967 sınırlarında yapılacak değişiklikleri tanımayacaktır." ifadesine yer verildi. Bu tutum, AB'nin yasa dışı yerleşim politikalarına karşı net bir duruş sergilediğini ortaya koyuyor.
FİLİSTİN YÖNETİMİNİ ZAYIFLATAN EYLEMLERE SON VERİN
Açıklamada, İsrail'in Filistin yönetimini zayıflatan eylemlerine son vermesi gerektiği vurgulandı. AB, İsrail'in alıkoyduğu gümrük gelirlerinin serbest bırakılması ve İsrail ile Filistin bankaları arasındaki hizmetlerin devamlılığını sağlayacak tedbirlerin alınması gerektiğini belirtti. Bu çağrı, Filistin ekonomisinin istikrarı ve sürdürülebilirliği için kritik bir öneme sahip.
İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜME VURGU
AB, bölgede kalıcı barışın sağlanması için BM Güvenlik Konseyinin ilgili kararları doğrultusunda iki devletli çözüme olan bağlılığını bir kez daha yineledi. İki devletli çözüm, İsrail ve Filistin'in yan yana, güven içinde varlıklarını sürdürmelerini öngörüyor ve AB'nin barış sürecine desteğinin temel taşı olarak kabul ediliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.